Page 174 - TMOK olimpiyat dunyasi

Basic HTML Version

Türk Okçuluğunun
uluslararası alandaki yeri için
neler söylemek istersiniz?
Türk Okçuluğu uluslararası
alanda hem organizasyon
olarak hem de sportif olarak
her zaman adından söz
ettirmeyi başarmış ve gelişimini
sürdürmektedir. Türkiye Okçuluk
Federasyonu olarak her yıl
en az 50 ülkeden yaklaşık
1000 kişiyi Antalya 100. Yıl
Okçuluk Tesislerinde ağırlıyor
ve tüm katılımcılardan en iyi
yarışma organizasyonu yapan
ülke olarak takdir topluyor
ve ülkemizin tanıtımını en
verimli bir şekilde yapmaya
çalışıyoruz. Dünya Okçuluğunun
Wimbledon’ı olarak adlandırılan
Uluslararası Altın Ok Turnuvamız
2006 yılından itibaren Dünya
Kupası statüsü kazandı ve
halen sezonun en prestijli
yarışması olma özelliğini
sürdürmektedir. Öyle ki bu yıl
Olimpiyat Oyunları öncesinde
tam 85 ülke hazırlıklarını
test etmek ve Olimpiyat
Oyunları öncesinde eksiklerini
belirleyebilmek için Antalya’da
yer aldı ve bu alanda bir rekorun
sahibi olduk. Sportif alanda
son yıllarda altyapı ve genç
sporculara yapmış olduğumuz
yatırım meyvelerini vermeye
başladı. Bu yıl Rio’da düzenlenen
Olimpiyat Oyunlarında iki genç
sporcu ile yer alan Türkiye
Okçuluk Federasyonu geleceğe
umutla bakıyor diyebiliriz.
Tüm takımlarımız geçmişte
olduğu gibi yine katıldıkları her
yarışmada madalya mücadelesi
veriyor ve her alanda söz sahibi
olmaya devam ediyoruz. 2016
Olimpiyat Oyunları Hazırlık
dönemi süresince sporcularımız
katıldıkları yarışmalarda 50’nin
üzerinde uluslararası madalya
almayı başardılar ve bu genç
sporcularımız çalışmalarını
Olimpiyat Oyunları sonunda
da hiç hız kesmeden devam
ettirmekte. 2020 Olimpiyatları
için çalışmalarımıza başlamış
trained archery coaches in
almost all regions of Turkey. We
also continue to support our
coaches who have successfully
completed our courses and
seminars, both in terms of
training and archery equipment.
We broadcast our national
competitions live on our website
and this attracts the attention
of not only the archers but also
the general public. Awareness
of archery is ever increasing.
The Turkish Archery Federation
tries hard to render its activities
easily traceable and accessible
and our efforts are paying
back for the large and growing
archery family in an era when
communication has come to the
forefront so much.
What would you like to say
about the position of Turkish
Archery in the international
arena?
Turkish Archery has
always been well recognized
internationally in terms of both
sporting and organizational
levels. Turkish Archery
Federation welcomes about
1,000 athletes from at least
50 countries every year at the
100th Year Archery Facilities in
Antalya. We are appreciated and
regarded as the best archery
competitions organizers by all.
Our International Golden Arrow
Tournament, which is also called
‘the Wimbledon of the world of
archery’, has reached the statue
of Archery World Cup since
2006 and considered as the
most prestigious tournament
of the season. So much so that
this year, 85 countries were
in Antalya to test the level of
their preparations and identify
their shortcomings before
the Rio 2016 Olympic Games.
This is record in archery. Our
investments in infrastructure
and grassroots are paying
back. We had two archers
representing Turkey at the Rio
Olympics and the Federation
looks at the future with great
hope. All our teams struggle
for medals in every competition
as they always did, and we
172
Olimpiyat Dünyası